| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan | 
|---|---|---|---|---|---|
| heavy | Adjective | ağır, şiddetli, çok | |||
| heavily | Adverb | ağır şekilde, aşırı derecede, çok, ağır, şiddetle | |||
| heaviness | Noun | ağırlık, şiddet, çokluk, bunalma, kasvet, | |||
| heavy, heavily, heaviness | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 412 örnek cümle bulundu.) | |||||
| 
													1 - Abnormally heavy and early rainfall in the Sudan caused the River Nile to overflow in 2007, while unusually heavy snowfall affected South Africa and parts of South America. 
													
																											 
													2 - Heavy metal pollution in soil can heavily impact crop productivity and human health. 
													
																											 
													3 - This course explores current cancer treatments and therapeutics, and employs a heavy emphasis on the current primary literature. 
													
																											 *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. | |||||