Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
heavy | Adjective | ağır, şiddetli, çok | |||
heavily | Adverb | ağır şekilde, aşırı derecede, çok, ağır, şiddetle | |||
heaviness | Noun | ağırlık, şiddet, çokluk, bunalma, kasvet, | |||
heavy, heavily, heaviness | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 317 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - Heavy metal pollution in soil can heavily impact crop productivity and human health.
2 - Abnormally heavy and early rainfall in the Sudan caused the River Nile to overflow in 2007, while unusually heavy snowfall affected South Africa and parts of South America.
3 - The business needed to invest heavily to meet the demands of car manufacturers who were seeking to consolidate their supply chains.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |