evidence

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
evidence Noun delil, kanıt proof
evident Adjective belirgin, besbelli, açık, aşikâr, apaçık, ortada clear, obvious, apparent  
evidently Adverb açıkça, gözle görülür biçimde, aşikâr clearly, obviously, apparently  
evidence, evident, evidently
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 1740 örnek cümle bulundu.)

1 - Evidently, the new product has been well received by consumers and is seeing strong sales.
Görünen o ki, yeni ürün tüketicilerden çok iyi tepkiler alıyor ve güçlü satışlar yapıyor.

2 - The financial report evidently showed that the company's profits had increased significantly in the past quarter.
Mali rapor açıkça gösterdi ki şirketin karı geçen çeyrekte önemli ölçüde artmıştı.

3 - The evidence against the suspect became evident during the trial.
Şüpheliye karşı deliller duruşma sırasında açığa çıktı.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.