establish

1 - The establishment of a new public transportation system in the city has significantly improved commute times for residents. The university is known for the establishment of an innovative educational system that focuses on interdisciplinary studies. The government is working on the establishment of a national healthcare system to provide coverage for all citizens. After the storm, the local community focused on the establishment of a support system to aid those affected by the disaster. The establishment of a reliable cybersecurity system is essential for protecting the company's sensitive data against online threats.
Şehirde yeni bir toplu taşıma sisteminin kurulması, sakinlerin yolculuk sürelerini önemli ölçüde iyileştirmiştir. Üniversite, disiplinler arası çalışmalara odaklanan yenilikçi bir eğitim sistemini kurma konusunda tanınmaktadır. Hükümet, tüm vatandaşlara kapsama sağlamak için ulusal bir sağlık sistemi kurma üzerinde çalışmaktadır. Fırtınadan sonra, yerel topluluk felaketi etkileyenlere yardım etmek amacıyla destek sistemini kurmaya odaklanmıştır. Güvenilir bir Siber Güvenlik Sisteminin kurulması, şirketin hassas verilerini çevrimiçi tehditlere karşı korumak için temel öneme sahiptir.

2 - Theories abound about "drug companies", "the FDA," "the medical establishment" and others who collaborate to cover up helpful health breakthroughs.
"İlaç şirketleri", "FDA", "tıbbi kurumlar" ve başkalarının yardımıyla yararlı sağlık buluşlarını gizlemek için iş birliği yaptıklarına dair teoriler bolca bulunmaktadır.

3 - The coming convergence of biology and engineering will be led by information technologies, which in medicine means the digitization of medical records and the establishment of an intelligent network for sharing those records.
Biyoloji ve mühendisliğin yaklaşan birleşimi, bilgi teknolojileri tarafından yönlendirilecek, bu da tıpta tıbbi kayıtların dijitalleştirilmesi ve bu kayıtların paylaşımı için akıllı bir ağın kurulması anlamına geliyor.