Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
drive | Verb | araba sürmek, sürmek, tahrik etmek ; yürütmek; zorlamak | |||
driving | Noun | araba kullanma, harekete geçiren, sürücü, şoför, enerjik, canlı, hareket ettirici | |||
drive, driving, drove, driven | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 735 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - Low mortgage rates and strong demand drove the frenetic sales activity, which far exceeded the expectation.
2 - Among the fundamental themes of Greek tragedy were justice, law, and the conflicting demands of piety and obligation that drove a heroic man or woman to destruction.
3 - Hunger and mistrust towards the state drove people on to the streets.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |