Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
dominate | Verb | hakim olmak, egemen olmak, hükmetmek | |||
dominance | Noun | egemenlik, hakimiyet | |||
dominant | Adjective | baskın, egemen | |||
domination | Noun | egemenlik, hüküm | |||
predominant | Adjective | hakim, baskın | |||
predominantly | Adverb | ağırlıklı olarak, yaygın olarak | generally, prevalently, usually; mainly, primarily, mostly | ||
predominate | Verb | üstün gelmek, ağır basmak, hakim olmak | to outweigh | ||
dominate, dominance, dominant, domination, predominant, predominantly, predominate | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 133 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - The dominant country in the region has been known to dominate its smaller neighbors.
2 - As a result of foreign domination, there are many synonymous words in English that have been borrowed from other languages.
3 - Male domination of political institutions and decision-making processes is a barrier to gender equality.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |