| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
|---|---|---|---|---|---|
| contemplate | Verb | düşünmek, düşünceye dalma, derin düşünme | |||
| contemplation | Noun | dalma, derin düşünce | |||
| contemplate, contemplation | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 15 örnek cümle bulundu.) | |||||
|
1 - The researcher enjoyed a leisurely pace of work, allowing time for contemplation and exploration of new ideas.
2 - After prolonged contemplation, the director chose an unconventional approach for his film to challenge mainstream cinematic norms.
3 - Introverted individuals often find rejuvenation in nature walks and quiet contemplation.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |
|||||
