construct

1 - The three well-known construction companies of Turkey have signed an interim agreement to jointly develop, design, construct and operate the proposed pipeline.
Türkiye'nin üç tanınmış inşaat şirketi, önerilen boru hattını ortak olarak geliştirmek, tasarlamak, inşa etmek ve işletmek için geçici bir anlaşma imzaladı.

2 - The social construction of reality refers to the ways in which individuals and societies construct meaning and understanding of the world around them.
Gerçekliğin sosyal inşası, bireylerin ve toplumların çevrelerindeki dünyayı anlama ve anlamlandırma şekillerini ifade eder.

3 - Having found the appropriate archives, it is now possible to reconstruct with some degree of certainty what really happened.
Uygun arşivleri bulduktan sonra, gerçekte ne olduğunu bir dereceye kadar kesinlikle yeniden inşa etmek mümkündür.