Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
constrain | Verb | zorlamak, mecbur etmek; sınırlamak, baskı yapmak,alıkoymak | |||
constraint | Noun | kisitlama, zorlama; baski, tehdit | |||
constrain, constraint | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 62 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - While wind and solar energy have seen strong growth in recent years, numerous price and nonprice barriers continue to constrain renewables deployment.
2 - Worries about unemployment are likely to continue to constrain household spending.
3 - Higher interest rates will constrain the ability of individuals and companies to spend.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |