Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
broaden | Verb | genişlemek, genişletmek | |||
broad | Adjective | geniş, yaygın | |||
broaden, broad | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 154 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - The whole object of education ought to broaden the mind and so to equip it to recognize and condemn narrow-mindedness.
2 - As opposed to his sister, he does everything he can to broaden his mind.
3 - The true purpose of education is to bring profoundness to one's expression and to broaden one's perspective.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |