avert

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
avert Verb önlemek to prevent
aversion Noun  
averted Adjective  
avert, averted, averting, avertes, aversion
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 34 örnek cümle bulundu.)

1 - Only months after Europe narrowly averted a Greek exit from the euro zone, the refugee crisis has emerged as the bloc's biggest challenge.
Avrupa'nın euro bölgesinden Yunanistan'ın çıkışını kıl payı önlemesinden yalnızca aylar sonra, mülteci krizi bloğun en büyük zorluğu haline geldi.

2 - The country's aversion to nuclear power, moreover, blew a hole in its plan to cut carbon dioxide emissions, which cause climate change.
Ülkenin nükleer enerjiye karşı olan kaçınması, karbon dioksit emisyonlarını azaltma planındaki bir gedik açtı, ki bu da iklim değişikliğine neden olur.

3 - Some critics say that Germany's aversion to softening Greece's debt obligations ignores its own history.
Bazı eleştirmenler, Almanya'nın Yunanistan'ın borç yükümlülüklerini hafifletmek konusundaki kaçınmasının kendi tarihini göz ardı ettiğini söylüyor.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.