Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
assault | Verb-Noun | saldırmak ; saldırı | |||
assault, assoults, assaulting, assaulted | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 13 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - Through the ages, great floods alternated with long periods of drought have assaulted people and their environment, hampering their fragile fight for survival.
2 - Numerous people arrested after the army assault on Tiananmen Square are known to be still imprisoned, even though Beijing may not classify them either as students or political prisoners.
3 - He emphasized the seriousness of the accusations -- first-degree rape, kidnapping, assault by strangulation and robbery.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |