advise

1 - Agricultural advisors often inadvertently encourage pests by advising farmers to cultivate more intensively.
Tarımsal danışmanlar genellikle çiftçilere daha yoğun tarım yapmaları konusunda yanlışlıkla zararlıları teşvik eder.

2 - Based on his experience and expertise, the consultant made a recommendation to the company's leadership team, advising them on the best course of action for achieving their strategic goals.
Tecrübeleri ve uzmanlığı doğrultusunda danışman, şirketin liderlik ekibine, stratejik hedeflerine ulaşmak için en iyi yol hakkında tavsiyelerde bulundu.

3 - The financial analyst, capable of interpreting complex market data, was crucial in advising the company during the economic downturn.
Karmaşık piyasa verilerini yorumlayabilen finans analisti, ekonomik durgunluk sırasında şirkete danışmanlık yapmada hayati rol oynadı.