| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan | 
|---|---|---|---|---|---|
| adroit | Verb | eli çabuk, becerikli, usta | skillful, ingenious | ||
| adroit | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 4 örnek cümle bulundu.) | |||||
| 
		                                												 
													1 - Few prime ministers have proved more adroit at dealing with events than Tony Blair. 
													
																											 
													2 - The letter was an adroit use of the English language to effectively convey a clear sense of purpose. 
													
																											 
													3 - The union has become adroit in scrutinizing public spending records to gauge which candidates are more efficient stewards of campaign money. 
													
																											 *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.  | 
		                            |||||