| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan | 
|---|---|---|---|---|---|
| abduct | Verb | alı koymak, adam kaçırmak abduction | to kidnap | ||
| abduct | Noun | alıkoyma , adam kaçırma | |||
| abducted | Adjective | kaçırılmış | kidnapped | ||
| abductee | Noun | kaçırılan, kaçırılmış | |||
| abduction | Noun | kaçırılma | |||
| abduct, abducted, abductee, abduction | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 9 örnek cümle bulundu.) | |||||
| 
													1 - Hospital officials have increased security around the nursery following reports of a woman who was trying to abduct a baby. 
													
																											 
													2 - The government has been criticized for its decision to abduct and detain individuals without due process, violating their human rights. 
													
																											 
													3 - After the abduction of the soldier, Israel began to bomb Gaza. 
													
																											 *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. | |||||