| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
|---|---|---|---|---|---|
| bargain | Verb | pazarlık etmek ; pazarlık | to negotiate | ||
| bargaining | Noun | pazarlık, görüşme | |||
| bargain, bargaining | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 18 örnek cümle bulundu.) | |||||
|
1 - In Namibia, bargaining is a local way of life, particularly for arts and crafts.
2 - After months of hard bargaining, both sides made concessions and an agreement was reached.
3 - A trade union uses collective bargaining for making negotiations on wages, work conditions and employee benefits.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |
|||||